Kategori: Güncel

  • POMS’tan MİY’e enerji takviyesi

    POMS’tan MİY’e enerji takviyesi

    Kenttin lezzet markalarından biri olan Poms , Bucaspor maçı öncesi Yeni Mersin İdmanyurdu antrenmanını ziyaret etti. Antrenman sonrası teknik heyet ve futbolculara yüzde yüz doğal meyvesuları ikram edildi.

    Yeni Mersin İdmanyurdu kiritik Bucaspor maçı öncesi hazırlıklarını sürdürüyor.
    Teknik Direktör Ahmet Cingöz yönetiminde yapılan akşam idmanına futbolcular tam kadro katıldı. İstasyon çalışmasının ardindan şut ve kanat organizasyonları üzerinde çalışan takım , daha sonra çift kale yaptı .
    Futbolcuların idmanda keyifli olduğu gözlenirken, yüzde yüz meyveden üretilen zengin menüsüyle Mersinlilerin büyük beğenisini kazanan Poms’un ikramları idmanın sürpriziydi. Teknik heyet ve futbolculara dağıtılan meyvesuları büyük beğeni toplarken , Teknik Direktör Ahmet Cingöz Poms yetkililerine Bucaspor maci öncesi yapılan bu nazik ikramdan dolayı teşekkür etti. Bu tür etkileşimlerin kendilerini yalnız hissettirmediğini ifade eden Cingöz , ” Harika bir kentteyiz Sıcak insanların arasındayız .Bu birlik ve beraberlik bizi başarıya taşıyacak en büyük etken olacak Bucaspor maçı öncesi yapılan bu jest bizim için son derece anlamlıydı. Bu enerji ile Bucaspor maçından alnımızın akıyla çıkacağız ” dedi
    Poms markasının kurucusu, yatırımcı Aşkın Uçak ise ” Mersin İdman Yurdu bu kentin en değerli markası. Yaşadığı kötü günlerin kısa sürede üstesinden geleceklerine inanıyoruz Poms olarak takımımızın her daim yanındayız. Umarım ayağımız uğurlu gelir ve haftasonu yapilacak micadeleden galibiyetle ayrılırız.” dedi.

  • Mersin Modeli: Sosyal Belediyeciliğin Başarılı Örneği

    Mersin Modeli: Sosyal Belediyeciliğin Başarılı Örneği

    Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin sosyal belediyecilik anlayışı ulusal basın ve STK temsilcilerinden tam not aldı. Kentte gerçekleştirilen sosyal politikalar turu, belediyenin hizmetlerine yakından tanıklık edilmesini sağladı.

     

    Mersin’in Sosyal Hizmetleri Ulusal Basın ve STK Temsilcilerinin Gözüyle

    Mersin Büyükşehir Belediyesi, sosyal belediyecilik anlayışıyla fark yaratmaya devam ediyor. “Yerel Eşitlik Eylem Planı İzleme ve Değerlendirme Programı” kapsamında kente gelen ulusal basın mensupları ve STK temsilcileri, belediyenin sosyal projelerini yerinde inceledi.

    “Mersin Modeli” olarak adlandırılan bu sistem, bütüncül ve döngüsellik ilkeleriyle tasarlanırken, yoksullukla mücadelede kalıcı çözümler sunmayı hedefliyor.

    Sosyal Hizmetlere Yakından Bakış

    Turun ilk duraklarından biri olan Adres Okuma Salonu, ziyaretçiler tarafından büyük ilgi gördü. Sahilde konumlanmasıyla dikkat çeken bu alan, eğitim ve sosyalleşme için önemli bir merkez olarak değerlendirildi.

    Ardından ziyaretçiler Mersin Sosyal Politikalar Ofisi’ne giderek, doğumdan ölüme kadar uzanan sosyal hizmetleri detaylı bir şekilde inceleme fırsatı buldu. Eğitimden sağlığa, kültürel faaliyetlerden kadın istihdamına kadar geniş bir yelpazede sunulan hizmetler büyük takdir topladı.

    Bir diğer durak olan Tırmıl MERCEK Mesleki Eğitim Merkezi, ziyaretçilere kaynak yapma ve demir kesme gibi becerileri deneyimleme fırsatı sundu. Kadın ustaların marangozluk ve mobilya yapımındaki rolleri büyük ilgi görürken, bu projeler kadın istihdamına sağladığı katkıyla öne çıktı.

    Herkes İçin Yaşanabilir Bir Kent

    Gazete Duvar muhabiri Ceren Bayar, Mersin’in sosyal belediyecilik alanında çok etkili projelere imza attığını belirterek, “Yoksulluğu sadece gıda yardımıyla değil, kalıcı çözümlerle ele alan bir belediye anlayışı var. Kadın istihdamına verilen destek beni en çok etkileyen noktalardan biri oldu” dedi.

    Kadın Koalisyonu temsilcisi Sibel Özgümüş ise, “‘Sana belediye baksın’ dendiğinde, örnek olarak Mersin Büyükşehir Belediyesi’ni gösterebilirim” ifadelerini kullandı.

    Bütün bu projeler, Mersin Modeli‘nin, sadece bir kent politikası olmanın ötesinde, Türkiye genelinde bir sosyal belediyecilik modeli olarak uygulanabileceğini gösteriyor.

  • Kış Ayında Hangi Göz Sorunları Olur? Nelere Dikkat Edilmeli?

    Kış Ayında Hangi Göz Sorunları Olur? Nelere Dikkat Edilmeli?

    Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Şeyda Atabay konu hakkında bilgiler verdi.
    Kuru gözler
    Kış aylarında hava daha soğuk ve daha rüzgarlıdır ve bu gerçekten gözleri kurutabilir, ancak aynı zamanda fanlı ısıtıcı veya merkezi ısıtma gibi ısı kullanarak ısınmaya çalıştığınızda da bu durum gözleri kurutabilir. Bu sorunla mücadele etmeye yardımcı olacak bazı kolay ipuçları, gözlerinizi gün boyunca nemli tutmak için yapay gözyaşı damlaları kullanmaktır, bol su ve hatta ılık çorba içmek vücudunuzu ve gözlerinizi nemli tutar. Ayrıca doğrudan ısıdan, özellikle örneğin araba ısıtıcıları gibi doğrudan yüzünüze üflenen ısıdan kaçınmaya çalışın, hava akışını yüzünüzden uzağa yönlendirmeye çalışın. Rüzgârlı bir günse, gözlerinizi doğrudan kurutan rüzgardan gözlerinizi korumaya yardımcı olması için gözlük kullanabilirsiniz. Zaten kuru gözlerden şikayetçiyseniz Kış aylarında göz kuruluğunuzu yenmek için başka neler yapabileceğinizi tavsiye edeceklerinden, kış aylarında mücadele ediyorsanız göz doktorunuzla konuşmak her zaman iyi bir fikirdir.
    Yırtıcı gözler
    Kış havasının gözlerinizi kurutmasının yanı sıra, soğuk hava da gözlerinizin aşırı gözyaşı üretmesine neden olabilir, bu da çok can sıkıcı olabilir ve görüşü bulanıklaştırabilir. Bu konuda yardımcı olacak en iyi şey, dışarıdayken gözlerin sulanmasına neden olan rüzgardan kaçınmak için gözlük, koruyucu gözlük veya güneş gözlüğü takmaktır. Ayrıca, gözyaşlarından kurtulmak için gözlerinizi siliyorsanız, enfeksiyondan kaçınmak için temiz mendil veya bez kullandığınızdan emin olun. Aşırı göz yaşarması enfeksiyon, tıkalı gözyaşı kanalı veya şaşırtıcı derecede kuru gözler gibi diğer faktörlerden de kaynaklanabilir.
    Yorgun gözler
    Kış ayları daha karanlıktır ve doğal ışık daha azdır, bu da belirli görevleri, örneğin okuma ve yazmayı zorlaştırabilir. Düşük ışıkta görmek için gözlerinizi zorlamak, gözlerinizin normalden daha çabuk yorulmasına neden olarak göz yorgunluğuna neden olabilir. Bunu önlemek için, yakın çalışma yaparken bir lamba yakmayı deneyin ve iyi görmek için gözlüğe ihtiyacınız varsa, gözlerinizi aşırı zorlamamak için gözlük taktığınızdan emin olun.
    Işığa duyarlı gözler
    Kış aylarında güneş gökyüzünde daha alçak olma eğilimindedir ve bu durum özellikle araç kullanırken görme güçlüğüne, ışık hassasiyetine ve UV ışınlarının neden olduğu hasarlara neden olabilir. Sadece yazın değil, kışın da güneş gözlüğü takmayı alışkanlık haline getirmeye çalışın. Araba kullanıyorsanız, alçak, parlak güneşe her zaman hazırlıklı olmak için arabanızda yedek bir güneş gözlüğü bulundurun. Güneş gözlükleri ayrıca gözlerinizi, katarakt gibi birçok göz sorununa katkıda bulunabilen güneşin zararlı UV ışınlarından korur. Güneş gözlüklerinizin %100 UVA ve UVB korumalı olduğundan emin olun.
    Kırmızı gözler
    Kırmızı gözler yorgunluk, kuruluk, bulanık görme, aşırı sulanma, enfeksiyon ve iltihaplanma gibi birçok şeyin belirtisi olabilir. Kış havası, bu faktörlerin çoğundan dolayı göz kızarıklığına neden olabileceği gibi, doğrudan güneş ışığından veya örneğin kar üzerine yansımasından da kaynaklanabilir. Bu, kırmızı gözlere neden olan kornea iltihabına yol açabilir, bu nedenle kışın güneş gözlüğü veya kar gözlüğü takmanın bu kadar önemli olmasının bir başka nedeni de budur.
  • Gazeteciler Cemiyeti, Güneydoğulu gazetecilerle buluştu

    Gazeteciler Cemiyeti, Güneydoğulu gazetecilerle buluştu

    Gazeteciler Cemiyeti’nin 9. Köy Projesi kapsamında gerçekleştirdiği eğitim ve gazeteci buluşmalarının yeni durağı Mardin oldu. Gazetecilerin yoğun katılım gösterdiği etkinlikte dijital haberciliğe ilişkin eğitimler verilirken yerel medyanın güncel sorunları da tartışıldı.

     

    Gazeteciler Cemiyeti, meslektaşlarıyla Mardin’de bir araya geldi. Mardin Gazeteciler Cemiyeti ve Güneydoğu Anadolu Gazeteciler Federasyonu’nun katkılarıyla gerçekleştirilen etkinliğe çevre illerdeki gazeteciler de yoğun katılım gösterdi.

    Gazeteciler Cemiyeti’nin gerçekleştirdiği gazeteci buluşmalarının yedincisi Malatya, Adıyaman, Gaziantep, Trabzon, Giresun ve Mersin’in ardından Mardin Yay Grand Otel’de gerçekleştirildi.

    Gazeteciler Cemiyeti’nin ülkenin dört bir yanındaki basın meslek örgütlerini kapsayan dayanışma çalışmalarının anlatıldığı etkinlikte gazeteciliğe ilişkin söyleşilerin yanı sıra internet haberciliği konulu eğitimler verildi.

     

    Etkinlik basın şehitlerinin anısına saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.

     

    Oruç: Gazetecileri ve gazetecilik meslek örgütlerini bir araya getirmek bugün hiç olmadığı kadar önemli

    Etkinliğin açılış konuşmasını gerçekleştiren Gazeteciler Cemiyeti Başkan Yardımcısı Ali Oruç sözlerine Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin’in sevgi ve selamlarını ileterek başladı.

    “Her şeyden önce dünden bu yana bizi misafirperverliğiyle mahcup eden Güney Doğu Gazeteciler Federasyonu Başkanı Mehmet Çelik’e bir kez daha huzurlarınızda teşekkür etmek istiyoruz. Mardin ve Midyat’ın kadim güzellikleri karşısında hayranlığımızı gizleyemediğimizi de eklemek isterim” diyen Oruç, “Birlikteliğimizin anlamı çok büyük, bölgesel eğitimlerimiz yerelde faaliyet gösteren pek çok gazeteciyi ve meslek örgütünü kapsamakta. Bu birlikteliği bugün yeniden burada kurmuş olmanın tarifsiz gururunu ve mutluluğunu yaşıyoruz” dedi.

    Gazetecilikte deneyim aktarımına olanak sağlamanın önemine dikkat çeken Oruç, “Programlarımızın temel amacı mesleğimizi ortak akılla geleceğe taşımaktır, gazeteciliğin geleceği için bu deneyim aktarımı bir zorunluluktur. Biz de bu konuda Gazeteciler Cemiyeti olarak sorumluluk aldık, mesleğimizi bugünden yarına taşıyacak köprüyü oluşturmayı görev edindik ve köprünün taşıyıcı ayaklarından biri de biz olalım istedik” ifadelerini kullandı.

    Bu alanda Medya Dayanışma Grubu’nun yanı sıra pek çok meslek örgütünün çabalarına da vurgu yapan Başkan Yardımcısı, “Bugün pek çok meslek örgütü elini taşın altına koyuyor. Bunların en güzel örnekleri Mardin Gazeteciler Cemiyeti, Güneydoğu Anadolu Gazeteciler Federasyonu ve bugün aramızda bulunan Diyarbakır, Batman, Adıyaman, Şanlıurfa, Kilis, Gaziantep, Siirt, Şırnak ve Malatya illerinden temsilciler ve gazeteci meslektaşlarımızdır” dedi.

     

    “Gazeteciler bugün yaşadıkları ekonomik zorluğu hiçbir dönemde yaşamamışlardır”

    Gazeteciliğin güncel zorluklarına vurgu yapan Oruç, “Gazeteciler, Türk basın tarihinde belki de bugün yaşadıkları kadar ekonomik zorluk yaşamamışlardır. Mesleğini sürdürebilen gazeteci sayısı hiç olmadığı kadar azalmıştır. Meslektaş adaylarımız, iş bulmak bir yana staj imkanı bulmakta bile zorlanmaktadır. Böylelikle önceki yıllarda haber bürolarında sağlanan deneyim aktarımını sağlayacak temaslar kalmadı” sözleriyle mesleki sorunların artışına dikkat çekti.

    “İşte bugün, bu zorluklar altında önümüzde iki seçenek bulunuyor. Ya bu karamsarlık içinde kalacağız ya da bu karamsarlık karşısında dayanışma kanallarını kuracağız. Bu dayanışma için gazetecileri ve gazetecilik meslek örgütlerini bir araya getirmek hiç olmadığı kadar önemlidir. Sizlerin öneri ve katkılarıyla sürdüreceğimiz ve yarın öğlene dek sürecek eğitim programımızda toplamda 4 oturum olacak. Her bir eğitim kuşkusuz sizlerin katkısıyla daha büyük bir anlam kazanacak” diyen Oruç, etkinliğin düzenlenmesine büyük katkı veren Güneydoğu Gazeteciler Federasyonu ve Mardin Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Mehmet Çelik’in çalışma ve çabalarına özel olarak dikkat çektikten sonra sözlerini şöyle noktaladı:

    “Bu eğitim programında bizlere yol arkadaşlığı yapan, kendi bilgisini mesleğin bilgisi haline getirmeyi amaçlayan Ünsal Ünlü, Mustafa Büyüksipahi, Av. Özlem Günel Tekşen ve Mehmet Şafak Sarı’ya teşekkürü borç biliriz.

    Bu istek ve çabaya katkı sunmak için buraya gelen tüm katılımcılara ayrı ayrı teşekkür ederiz.

    Tekrar hoş geldiniz diyor ve sizleri saygıyla selamlıyorum.”

     

    Çelik: Gazetecilik meslek olarak çok zor, Güneydoğu’da daha da zor

    Oruç’un ardından söz alan Güneydoğu Anadolu Gazeteciler Federasyonu Başkanı Mehmet Çelik, “Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu Üyelerine, Şanlıurfa, Gaziantep, Kilis, Batman, Şırnak, Adıyaman, Diyarbakır, Malatya ve Midyat’tan gelen gazeteci meslektaşlarımıza hoşgeldiniz diyorum” dedi.

    “Meslek büyüğümüz, başkanımız, saygı duyduğumuz ekol adam, örnek insan Nazmi Bilgin’in burada olmasını çok isterdik. Buradan Nazmi Başkan’a selam ve saygılarımızı gönderiyoruz” diyen Çelik, “Gazeteciler Cemiyeti’nin bize yaklaşımı ve bakış açısı bir arkadaşlık ve meslektaşlıktan çok daha öte, samimi ve candandır. Bu durum bizleri sevindiriyor” sözleriyle mesleki dayanışmanın önemine vurgu yaptı.

     

    Çelik, konuşmasına şöyle devam etti:

    “Bugün birbirinden değerli arkadaşlarımız bizlere çeşitli konularda eğitim verecekler. Gazetecilik meslek olarak çok zor, hele bizim bölgemizde bu zorluk daha da katlanıyor. Farklı olaylarla karşılaşıyoruz, kendimizi iyi ifade etmemiz gerekiyor.

    Ben sözü eğitmenlerimize bırakıyorum, Mardin’de sizlerle tekrar bir araya gelmekten sarılmaktan göz göze gelmekten gerçekten mutluluk duyuyor, sizleri saygıyla selamlıyorum.”

     

    Açılış konuşmalarının ardından etkinlik, Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu Üyesi Zeynep Gürcanlı’nın Gazeteciler Cemiyeti’nin faaliyet ve projelerini anlattığı sunumla devam etti.

     

    Etkinliğin ilk oturumunda gazeteci Mehmet Şafak Sarı, “Kapısı aralanan yapay zeka çağında medya” eğitiminde yapay zekanın gazetecilikte yarattığı devrimleri ele aldı.

     

    Avukat Özlem Günel Tekşen, “Değişen gazetecilik ve hukuki durum” başlıklı oturumda gazetecilerin günümüzde karşılaşabileceği yasal zorluklara değindi.

     

    Mardin Gazeteciler Cemiyeti’ne ziyaret

    Gazeteciler Cemiyeti heyeti, Mardin Gazeteciler Cemiyeti’ni de ziyaret etti.

    Mardin Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Mehmet Çelik’in ev sahipliğindeki ziyarete Gazeteciler Cemiyeti Başkan Yardımcısı Mustafa Yoldaş, Başkan Yardımcısı Ali Oruç, Mali Sekreter Ali Topçu ve Yönetim Kurulu Üyesi Zeynep Gürcanlı katıldı.

     

    Ziyarette, Mardin Gazeteciler Cemiyeti’ne mesleki ekipman hibesi de sunuldu

  • AGF ve BİK Genel Kurul Üyeleri, OKÜ Rektörü Prof. Dr. Turgay Uzun’u Ziyaret Etti

    AGF ve BİK Genel Kurul Üyeleri, OKÜ Rektörü Prof. Dr. Turgay Uzun’u Ziyaret Etti

    Akdeniz Gazeteciler Federasyonu (AGF) yönetim kurulu üyeleri ve Basın İlan Kurumu (BİK) genel kurul üyeleri, Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi (OKÜ) Rektörü Prof. Dr. Turgay Uzun’u ziyaret etti. Ziyarette basının toplumsal bilinç oluşturmada oynadığı rol vurgulandı.

    AGF ve BİK Üyelerinden OKÜ’ye Ziyaret

    Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi (OKÜ), önemli bir buluşmaya ev sahipliği yaptı. Akdeniz Gazeteciler Federasyonu (AGF) yönetimi ile Basın İlan Kurumu (BİK) genel kurul üyeleri, OKÜ Rektörü Prof. Dr. Turgay Uzun’u makamında ziyaret etti.

    AGF Genel Başkanı ve Alanya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Gaye Coşkun liderliğinde gerçekleşen ziyarette, Osmaniye Cebelibereket Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Ali Cihangir, Akdeniz Gazete Sahipleri Derneği Başkanı Ahmet Duran Yenigün, Mersin İnternet Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Abdulvahap Şehitoğlu ve Başkan Yardımcısı Uğur Özgür yer aldı.

    BİK Genel Kurulu üyeleri olarak seçilen gazeteciler arasında ise Karadeniz Gazeteciler Federasyonu Genel Başkanı Erdoğan Erişen, Marmara Gazeteciler Federasyonu Genel Başkanı Mehmet Ergün, Şanlıurfa Çalışan Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Tahir Gülebak, Burdur Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Kürşat Tuncel ve Muğla İnternet Gazetecileri Derneği Başkanı Seda Köktener bulundu.

    “Basın, Toplumsal Bilinç İçin Önemli”

    Rektör Prof. Dr. Turgay Uzun, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek basının toplumda farkındalık oluşturma konusundaki kritik rolüne vurgu yaptı. Uzun, nazik ziyaretleri için AGF ve BİK üyelerine teşekkür etti.

  • CHP Toroslar İlçe Örgütü ve Meclis Üyeleri Birlik Mesajı Verdi

    CHP Toroslar İlçe Örgütü ve Meclis Üyeleri Birlik Mesajı Verdi

    CHP Toroslar İlçe Başkanı Cumali Akbaş ve Toroslar Belediye Başkanı Abdurrahman Yıldız’a tam destek veren örgüt yönetim kurulu üyeleri ve belediye meclis üyeleri, “sohbet çayı” buluşmasında bir araya geldi.

    Toplantıda konuşan CHP Toroslar İlçe Başkanı Cumali Akbaş, ülkenin kritik bir süreçten geçtiğine vurgu yaparak, birlik ve beraberliğin önemine dikkat çekti. Akbaş, “Yolsuzluk ve yoksulluğun önüne geçmek, hak, hukuk ve adaleti savunarak daha fazla demokrasi için çalışıyoruz. Aynı zamanda Toroslar halkının taleplerini karşılamak ve halk belediyeciliğini güçlendirmek adına örgüt yöneticilerimiz, meclis üyelerimiz ve partililerimizle dayanışma içerisindeyiz. Genel Merkezimizin erken seçim çağrısını destekliyoruz ve yerel seçimlerdeki başarımızı ilk genel seçimde taçlandırmayı hedefliyoruz. Bu kapsamda, ilçe binamızı haftanın her günü üyelik kayıtları için açık tutacak, Toroslar halkını partimize katılmaya davet edeceğiz.” dedi.

    Toroslar Belediye Başkanı Abdurrahman Yıldız ise bu buluşmaların düzenli hale getirilmesinin önemine dikkat çekerek, “Parti örgütü ve belediye meclis üyelerimizin desteği benim için çok kıymetli. Bu dayanışma, halkımıza daha iyi hizmet sunma azmimizi güçlendiriyor. Halkın belediyeciliğini en iyi şekilde temsil etmek ve bu anlayışı sürekli canlı tutmak için çalışmaya devam edeceğz.” ifadelerini kullandı.

  • Gazeteci Mithat Ünal An Kitabını Basına Tanıttı

    Gazeteci Mithat Ünal An Kitabını Basına Tanıttı

    Anamur Ekspres Gazetesi İmtiyaz sahibi Mithat Ünal, 2 yıllık araştırmasının ardından evrenin zamandaki ilerleyişini sorgulayan ‘AN’ kitabını basına tanıttı.  Kapak tasarım ve editörlüğünü  Ufuk Ünal’ın, dijital redaktesini Umut Keser’in yaptığı  Gülnar

     Yayınlarından çıkan AN,  sosyal medyada dikkat çeken eserler arasındaki yerini aldı. Hasan Nar’ın işletmeciliğini yaptığı Auro’da gazeteci arkadaşları  ile bir araya gelen Ünal’,  Anamur başta olmak üzere bölgemizdeki eğitim ve kültürel etkinliklere desteğini esirgemeyen Yücelen Vakfı Başkanı Ali Yücelen’e desteğinden dolayı teşekkür etti.  Kitabının imza gününü ise önümüzdeki günlerde  yine Yücelen Vakıf binasında yapacağını belirten Ünal meslekdaşlarına ‘AN’ kitabını neden yazdığını anlattı. 


    Bir Kare ve bir AN 
    32 yıllık gazetecilik yaşamı boyunca, kazandığı tecrübelerinin ardından yeterlilik sınavlarına katılarak Dijital fotoğrafçılık Usta Öğreticiliği unvanını kazanan Ünal,  özellikle fotoğraf çekimindeki enstantane hızı yani perde açılıp kapanması arasındaki kısa sürede sensörün fotoğraf kaydından etkilenerek ‘AN’da maddenin mekanını ve zamandaki geçişlerini sorgulamaya başladı. Video ile fotoğraf arasındaki farkın an ile süreç arasındaki maddenin davranışına uyarlayarak kitabı yazmaya başladığını , kaydeden Ünal’,  “Ben bir bilim insanı değilim.  Gazeteciyim. Nasıl ki biz  çevremizi sorgulayarak haber üretiyor kamuyu bilgilendirmeye çalışıyorsak, bu kitabımda da maddenin bir andan diğer ana geçerek varlığını koruduğunu sorguluyorum.” Dedi. Mithat Ünal, AN kitabının doğuşunu şöyle anlattı; “Videonun bir saniyesinde 25, 30 ve 60’a kadar biriken kareler saniye ilerledikçe hareket algısı oluşturuyordu. Yani saniyenin 30’da birini bir an olarak düşünürsek, bir saniyede 30 an, yani 30 adet fotoğraf karesi vardı.  Eğer  filmi zaman olarak alırsak, bir saniyede geçen filmde 30 tane an var. Yani filmin bir saniyesine durup baktığımızda, 30 adet fotoğraf karesi sayabiliriz.  An’ın birisinde ise sadece bir kare var. Bir fotoğraf karesi. Ya bunu evrende değerlendirecek olursak ortaya nasıl bir anlam çıkar?  


    Mesela Bing-Bang Teorisine göre, evren, büyük patlamanın bir saniye sonrasında saniyenin milyonda biri kadar bir zamanda (ki bu durum, saniyenin bir milyonda birini bir an olarak gösteriyor.) evren milyarlarca ışık yılı kadar uzağa genişliyor. Bu genişleme şimdi saniyede 70 kilometre hızla ilerlemeye devam ediyor. 
    İşin püf noktası ise her anda maddenin aynı kütlesini koruyarak zamanda devam etmesi. Bu konuya girdikçe yaşamın sorgulanması da devam edecektir. An Kitabı’nın ana özelliği işte bu sorgulamadır.” 
    224 sayfalık AN kitabında sadece maddenin evrende mekan bulması değil, canlının ve insan beyninin evreni sorgulaması ve ‘Mutlak Mucize’ de sorgulanıyor. 

  • Mersin Halk Eğitim Merkezi’nde Kuaförler Günü Şöleni

    Mersin Halk Eğitim Merkezi’nde Kuaförler Günü Şöleni

     

    Mersin Halk Eğitim Merkezi, uluslararası alanda 30 Nisan’da kutlanan “Kuaförler Günü”nün ikinci kutlamasını bir şölene dönüştürmek için hazırlıklara başladı. Geçen yıl halk eğitim merkezleri arasında bir ilk olarak Mersin’de kutlanan bu özel gün, bu yıl daha büyük bir organizasyonla hayata geçirilecek.


    “KÖY OKULLARINDAN SEVGİ EVLERİNE UZANAN PROJELER”
    Mersin Halk Eğitim Merkezi eğitim programlarının yanı sıra sosyal sorumluluk projeleriyle de öne çıkıyor. Kurs öğretmenleri Sema Karayılan ve Derman Akçay’ın liderliğinde yürütülen projelerde, kursiyerler köy okulları, sevgi evleri ve çocuklarla buluşma gibi etkinliklerde aktif rol alıyor. Ayrıca, dijital ortamda hazırlanan “Kuaförlük Sanatı” adlı eğitim kitabı, kursiyerlerin eğitimlerine destek sağlıyor.

    GÜZELLİK VE KUAFÖRLÜK SEKTÖRÜNE YOĞUN İLGİ
    Mersin Halk Eğitim Merkezi’nin güzellik, cilt bakımı ve kuaförlük kurslarına olan talebin her geçen yıl arttığını belirten yetkililer, bu alanların geleceğin popüler mesleklerinden biri olmayı sürdüreceğine işaret ediyor.

    90 KURSİYER USTALIĞA ADIM ATIYOR❞
    Mersin Halk Eğitim Merkezi Müdürü M. Naci Durmaz, merkezde devam eden güzellik ve saç bakımı hizmetleri kurslarının istihdama önemli katkılar sağladığını belirterek şu bilgileri paylaştı:
    “Şu anda toplam 90 kursiyerimiz bulunuyor. 756 saatlik eğitimlerini tamamlayan kursiyerlerimiz, doğrudan ustalık sınavına girerek ustalık belgelerini alabilecek. Daha önce birçok kursiyerimiz ustalık belgelerini alarak işletme sahibi oldu veya büyük işletmelerde çalışmaya başladı. Mersin Halk Eğitim Merkezi, kentimizde en çok istihdam sağlayan merkez konumundadır.” 30 Nisan’da gerçekleşecek Kuaförler Günü Şöleni için hazırlıklarını sürdüren merkez, hem sektörel tanıtımı artırmayı hem de sosyal sorumluluk bilincini güçlendirmeyi hedefliyor.

  • Uğur Mumcu’nun Cesareti ve Mücadelesi 32 Yıldır Yolumuzu Aydınlatıyor

    Uğur Mumcu’nun Cesareti ve Mücadelesi 32 Yıldır Yolumuzu Aydınlatıyor

    Uğur Mumcu’nun 32. ölüm yıl dönümünde, Başkan Şehitoğlu yayımladığı mesajda adalet arayışına ve Mumcu’nun onurlu mücadelesine vurgu yaptı: “Onun idealleri hâlâ bizlere yol gösteriyor.”

    Uğur Mumcu: Halkın Vicdanı ve Özgür Basının Sesi

    Türkiye’nin en cesur gazetecilerinden biri olan Uğur Mumcu, 32 yıl önce hain bir suikast sonucu aramızdan ayrıldı. Ancak geçen yıllara rağmen onun mücadelesi ve idealleri unutulmadı. Başkan Şehitoğlu, yayımladığı anlamlı mesajla Uğur Mumcu’nun mirasına sahip çıkılması gerektiğini bir kez daha hatırlattı.

    “Adaletin Üzerindeki Gölgeler Kalkmalı”

    Başkan Şehitoğlu, Mumcu’nun katillerinin hâlâ bulunamamış olmasının adalet duygusunu zedelediğini vurguladı:

    “Aradan geçen uzun yıllara rağmen, Mumcu’nun katil ya da katilleri hâlâ ortaya çıkarılamadı. Bu durum, ülkemizdeki adaletin üzerindeki gölgeleri bir kez daha hatırlatıyor. Ancak onun mücadelesi ve onurlu duruşu, bu gölgeleri dağıtmak için hâlâ bizlere ışık tutuyor.”

    “Mumcu’nun Mücadelesi Bizim Mücadelemizdir”

    Uğur Mumcu’nun yalnızca bir gazeteci değil, halkın vicdanı olduğunu belirten Şehitoğlu, onun ilkelerinin özgürlük ve adalet mücadelesine rehber olmaya devam ettiğini ifade etti:

    “Cesaretle yazdığı yazılar, uğruna canını verdiği ilkeler, her birimiz için birer yol gösterici olmaya devam ediyor. Mumcu’nun mücadelesi, bizim mücadelemizdir. Onun açtığı yolda yürümeye devam edeceğiz.”

    Uğur Mumcu’nun Mirası: Özgür Basın ve Adaletin Sesi

    32 yıl sonra bile Mumcu’nun idealleri, gerçeğin izini sürmekteki kararlılığı ve cesur duruşu, özgür basının önemini hatırlatıyor. Onun mirası, yalnızca geçmişin değil, aynı zamanda geleceğin de ışığıdır.

    Uğur Mumcu’yu saygı, özlem ve minnetle anıyoruz.

  • Minimalizmin Güzellikle Buluşması: Cilt Bakımında Skinimalizm Rüzgârı

    Minimalizmin Güzellikle Buluşması: Cilt Bakımında Skinimalizm Rüzgârı

     

     

     

     

    Günümüzün yoğun ve hızlı tempolu yaşamı, birçok alanda “daha az, daha fazladır” anlayışını beraberinde getiriyor. Kişisel bakım ve güzellik sektöründe de bu yaklaşımın yükselişe geçtiği yeni trend “Skinimalizm”, sadeleştirilmiş ama etkili bir cilt bakım rutini sunuyor.

    İzmir Alsancak’taki özel muayenehanesinde hizmet veren Dermatoloji Uzmanı Uzm. Dr. Ecem Cantürk Nazlı, Skinimalizm akımının önemini ve güzellikte minimalizmin gücünü şöyle anlatıyor: “Cildimize gereken özeni göstermek, onlarca ürünü üst üste uygulamak demek değildir. Doğru cilt analizi ve hedefe yönelik, sade bir rutinle uzun vadede çok daha etkili sonuçlar almak mümkün.”

    Skinimalizm Nedir?

    Skinimalizm, yoğun ve gereksiz pek çok ürünü hayatımızdan çıkararak cilt bakımında “az ve öz” anlayışını benimsemektir. Bu yaklaşım, cildin ihtiyacını en doğru şekilde tespit eden, doğal ışıltıyı koruyan ve gereksiz kimyasallardan uzak durmayı amaçlayan bir bakım felsefesidir. Ciltte oluşabilecek tahriş, alerji ya da sivilce gibi problemlerin önüne geçmeyi kolaylaştırırken, zamandan ve bütçeden de tasarruf sağlar.

    Güvenli ve kişiye özel yaklaşım

    İzmir Alsancak’ta bulunan özel muayenehanesinde hastalarını ağırlayan Uzm. Dr. Ecem Cantürk Nazlı, dermatoloji alanındaki uzmanlığı ve tecrübesiyle, cildin doğal yapısını korumaya odaklanan tedavi ve uygulamalar sunuyor. Skinimalizm anlayışını benimseyen Dr. Nazlı, kişiye özel minimal ancak etkili cilt bakım rutini oluştururken, bu anlayış cildin doğal ışıltısına kavuşmasını hedefliyor.

    Nazlı, “Cilt bakımında minimalizm, sadece basit bir ürün azaltımı değil; aynı zamanda gereksiz kimyasallardan, yanlış ürünlerden ve tekrarlayan uygulamalardan uzak durmayı da kapsar” dedi.

    Geniş hizmet yelpazesi ile güzelliğinizin doğal halini ortaya çıkarın

    Uzm. Dr. Ecem Cantürk Nazlı, sadece cilt bakımı ve tedavileriyle değil, aynı zamanda estetik uygulamalarla da güzellik anlayışınızı destekliyor. Nazlı, İzmir Alsancak’taki muayenehanesinde cilt tedavilerine yönelik karbon peeling, BBL (geniş bantta ışık lazeri), altın iğne (morpheus8) ve fraksiyonel lazer (Fraxel dual) uygulamaları yanında estetik amaçlı botoks, dudak dolgusu, çene ve elmacık dolgusu, burun dolgusu uygulamalarını ve yine lazerler ile birlikte kolajen aşıları, somon dna, gençlik aşıları gibi cilt kalitesini arttıran cilt gençleştirme çözümlerini sunuyor.

    Güzellik, sağlık ve konfor bir arada

    Uzm. Dr. Ecem Cantürk Nazlı, her hasta için kapsamlı bir cilt analizi yaptıktan sonra en uygun tedavi yöntemini veya bakım rutini oluştururken, Skinimalizm yaklaşımını temele alan bu kişiye özel protokoller, hastaların cilt sağlığını ve doğal güzelliğini korumayı amaçlıyor.

    Bu sayede uzun vadede kalıcı ve tatmin edici sonuçlar elde ediliyor.

    Öte yandan, daha fazla bilgi almak isteyenler, www.drecemcanturknazli.com adresini ziyaret edebilir.